Anayasa Mahkemesinin 2022/82 ve 2022/167 sayılı kararı ile 2918 sayılı kanununun bazı maddelerini iptal etmiştir. (HUKUKİ YORUM)

Anayasa Mahkemesinin 2022/82 ve 2022/167 sayılı kararı ile 2918 sayılı kanununun bazı maddelerini iptal etmiştir. 

https://normkararlarbilgibankasi.anayasa.gov.tr/ND/2022/167

2918 sayılı kanunun getirdiği ve Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından bu maddeye atıf yaparak Sigorta Genel Şartlarının düzenlenip uygulanma imkanı artık kalmayacaktır. Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu artık genel şartları 2918 SAYILI KANUN, BORÇLAR KANUNU HAKSIZ FİİLE İLİŞKİN HÜKÜMLER VE YARGITAY İÇTİHATI BİRLEŞTİRME KARARLARI nezdinde yapması gerekmektedir, bunlara aykırı düzenleme yapma yetkisi artık yoktur. 

 

Anayasa Mahkemesi 29/12/2022 tarihinde E.2021/82 numaralı dosyada, 7327 sayılı İcra ve İflâs Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 18. maddesiyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci fıkrasına eklenen ikinci cümlenin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir.

YENİ DÜZENLEME İLE 90. MADDE BU ŞEKİLDE DEĞİŞMİŞTİR:

Maddi ve manevi tazminat: (2) Madde 90 – (Değişik:14/4/2016-6704/3 md.) Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanunda (…)(2) öngörülen usul ve esaslara tabidir. (Ek cümle:9/6/2021-7327/18 md.) (İptal cümle: Anayasa Mahkemesi’nin 29/12/2022 tarihli ve E.: 2021/82, K.: 2022/167 sayılı Kararı ile.) Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanunda (…)(2) düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.(3) (Ek fıkra:9/6/2021-7327/18 md.) (İptal fıkra: Anayasa Mahkemesi’nin 29/12/2022 tarihli ve E.: 2021/82, K.: 2022/167 sayılı Kararı ile.)

Anayasa Mahkemesi’nin 17/7/2020 tarihli ve E.: 2019/40, K.: 2020/40 sayılı Kararı ile, bu maddenin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir. (3) 9/6/2021 tarihli ve 7327 sayılı Kanunun 18 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “Kanun” ibareleri “Kanunda” şeklinde değiştirilmiştir.

Haksız fiil sorumluluğu gereği zarar artık Borçlar Kanunu'na göre hesaplanacaktır, genel şartlar Borçlar Kanunu'na uygun olacaktır. 

Uygulamada vatandaş ile sigorta şirketinin hesaplama yöntemleri farklılık gösterdiği için vatandaşın ödeyeceği zarar miktarını sigorta şirketi ancak Genel Şartlarda belirtilen hesaplama yöntemine göre karşılıyordu, bakiye zarar varsa teminat altı bile olsa vatandaş ödemek zorundaydı. 

Bu ikilem ortadan kaldırılmış olup artık tek hesaplama yöntemi olacaktır, burada Borçlar Kanunu'nda Yargıtay'ın güncel içtihatları geçerli olacaktır, Yargıtay güncel içtihatları dikkate alınarak bir genel şart düzenlemesi yapılmalıdır, aksi halde BK ve Yargıtay içtihatlarına aykırılık nedeniyle bozma sebebi olacaktır. 

Anayasa Mahkemesi kararları geçmişe yansımamaktadır, bu nedenle çözülmüş karara çıkmış uyuşmazlıklar ya da arabulucu, feragat, mahkeme de sulh gibi uyuşmazlığı kesin olarak bitiren bir durum olduğunda artık bu Anayasa Mahkemesine dayanarak bakiye tazminat isteme imkanı yoktur.

Ancak makbuz hükmünde olan ibraname ile ödeme alındığında örnek teknik faiz 1,8 ya da 1,65 olarak hesaplanıp ödeme yapılmışsa bakiye zarar için güncel içtihatlar gereği prograsif ranta göre fark istenebilecektir. Fakat, ibrahame varsa 2 yıllık hak düşürücü sürenin geçmemesi gerekir fakat ibraname yoksa 2 yıllık hak düşürücü süreden bahsetmek mümkün değildir, genel zamanaşımı uygulanacaktır. 

Burada en çok tartışma olacak şey, kaza ve terör yaralanmalarında erişkinlere ilişkin yönetmelik ile meslekte kazanma ve çalışma gücü kaybı yönetmeliği uygulaması olacaktır. Hiç bir mesleğin dikkate alınmadığında erişkinlere ilişkin yönetmelik hükümleri Borçlar Kanunu'na göre zararı kişinin mesleki durumuna göre maluliyet değerlendirmesi yapmamaktadır, bu nedenle maluliyet değerlendirmesi Borçlar Kanunu'nu haksız fiile uygun olan Meslekte Kazanma ve Çalışma Gücü yönetmeliğine göre hesaplanması gerekir, haksız fiil nedeniyle zarar verildiğinde bu zararda kişinin mesleki özellikleri dikkate alınarak maluliyet tespiti yapılması gerekir. 

Parmaklarını kullanan bir piyanist ile, çağrı karşılayıcı birinin parmak kaybı nedeniyle zararı aynı olamaz. Biri parmaklarını daha aktif kullanıp mesleğini idame ettirirken diğeri telefonla iletişim kurduğundan daha az parmaklarını aktif kullanması gerekmektedir. 

Bir cerrahın parmaklarını kullanmada olduğu gibi ya da bir spor eğitmeninin bacağında kırık ile normal bir vatandaşın aynı çalışma gücü kaybı olduğu kabul edilemez. 

Bu nedenle bu değişiklik sadece teknik faiz için değil aynı zamanda maluliyet tespit içinde eskiye yani Borçlar Kanunu düzenlemesine geri dönülecektir. Bu düzenleme ile artık maluliyet tespitleri ÇALIŞMA GÜCÜ VE MESLEKTE KAZANMA GÜCÜ KAYBI YÖNETMELİĞİNE göre düzenlenmesi gerekir. 

Artık mevzuat düzenleyicilerin artık iki defa Anayasa Mahkemesi iptalinden sonra bu konuda ısrarından vazgeçerek Borçlar Kanunu ile uyumlu bir düzenleme yapmaları gerekir, genel şartlar düzenlemesi yargıtay içtihatlarına uygun olması uyuşmazlıkları daha az artıracaktır. Bir çok uyuşmazlık bu nedenle ortaya çıkmaktadır.

Anayasa Mahkemesi kararı yayınlandığından artık Sigorta Tahkim Komisyonu ve Mahkemelerde bu doğrultuda hesaplamalar yapılmalı, bu doğrultuda kararlar artık verilmelidir. Genel şartlarının dayanak olduğu madde yürürlükten kaldırılmış olup artık genel şartlarda bu nedenle yapılan düzenlemeler uygulanma imkanı kalmamıştır. 

Acil olarak devlet tarafından Anayasa Mahkemesi iptali kararına uygun olarak yeniden genel şartlar düzenlemesi yapılması yerinde olacaktır. 

Tahkim Komisyonunda henüz bilirkişi aşamasına geçmemişse, artık hesaplamalar prograsif rant göre yapılmalıdır, ilk verilen karara itiraz edilmemişse itiraz hakeminde artık buna dayanarak itiraz yapabilme imkanı yoktur. Diğer sigorta şirketi lehine usuli kazanılmış hak doğmaktadır, itiraz edilmeyen ilk tahkim kararında, itiraz hakeminde sigorta şirketi itiraz etse bile başvuran itiraz edemeyecektir. Temyizde olan dosyalar için eğer Anayasa Mahkemesi kararı bağlamında başvuran vekili temyiz etmemişse Yargıtay'da Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda eski kararlar için bozma olmaması gerekir. 

İbraname ile alınan ve 2 yıllık hak düşürücü süre dolmayan tüm uyuşmazlıklar için ek tazminat yolu açılmıştır. Uyuşmazlığı tamamen sona erdiren Tahkim Komisyonu Kararı, Mahkeme Kararı, Arabuluculuk Anlaşma, Davadan ya da Tahkimden feragat, sulh gibi hukuki durumlar varsa artık ek tazminat yolu "anlaşılan,sulh olunan, feragat edilen, uzlaşılan" konularda yeniden ek talepte bulunma imkanı yoktur. 

TRH2010 yaşam tablosunun uygulanması devam edecektir çünkü içtihatlar artık bu tablonun uygulanması yönündedir, destekten yoksun kalma tazminatında bu hesaplamaya göre yapılır.

Yeni Anayasa Mahkemesi kararıyla tek taraflı kazada vefat eden sürücülerin yakınları tazminat alabilecek mi?

Ne yazık ki bu konuda iyi haber veremeyeceğim çünkü ona ilişkin 2918 sayılı kanunun 92- j) (Ek:9/6/2021-7327/19 md.) Destekten yoksun kalan hak sahibinin, destek şahsının kusuruna denk gelen tazminat talepleri, madde Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmemiştir. Bu nedenle 92. maddede herhangi bir iptal yoktur, Anayasa Mahkemesinin iptal edilen maddesine baktığımızda 2918 sayılı kanun ve Borçlar kanunu uygulanacaktır. 2918 sayılı kanunda bu düzenleme mevcut olduğu için normal hiyalarşisine göre daha özel bir kanundur, bu nedenle 2918 sayılı kanunun öncelikle uygulanması gerekir, bu kanunda olmayan hükümler için Borçlar Kanunu, her iki kanununa uygun olarak çıkartılacak genel şartlar uygulanır. 

Değer kaybı içinse artık genel şartlar değil, haksız fiil nedeniyle oluşan  zarara göre bilirkişi tarafından hesaplama yapılır. 

Burada yazdıklarımız kişisel görüşümdür, içtihatlar ve sürüçte her şey net şekilde ortaya çıkacaktır. 

Av. Arb. Mahmut ALTINEL

 

 

Yorumlar

Yorum Yap