Trafik kazası mağdurlarına karşı yanlış bilgiler veren ve bu mağduriyeti suistimal eden simsarlara karşı dikkatli olunmalıdır.

TRAFİK KAZASI MAĞDURLARININ SİGORTA ŞİRKETLERİNDEN ALACAKLARI TAZMİNATLAR KONUSUNDA SİMSARLARA DİKKAT!

Son günlerde trafik kazası mağdurlarının yaşamış olduğu dolandırıcılık boyutuna ulaşmış eylemlerle ilgili vatandaşları dikkatli olmaları gerekmektedir.

KİMLER TAZMİNAT ALABİLİR?

 Trafik kazası sonucu bedensel zararlara maruz kalanlar (iyileşmeyen kırıklar, organ ve doku kayıpları vb.) bu engelleri nedeniyle yaşadığı fonksiyon kaybı ve günlük yaşam aktivitesini engelleyen tedavi ile düzelmeyen zararları ilişkin herkes tarafından TRAFİK SİGORTASI olarak bilinen (Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) sigorta poliçesinden 2019 yılı için 360.000 TL’ye kadar ulaşan her yıl artan miktarda sürekli sakatlık teminatı kapsamında tazminat alma imkanları bulunmaktadır. Bu tazminat miktarları mağdurun kusuruna, yaşına, gelerine, bedensel maluliyet derecesine göre değişmektedir. Aşan zararlar için varsa ihtiyari sigorta poliçelerine ya da sorumlulara karşı maddi ve manevi davalar açabilirler. Aynı şekilde bir yakınını trafik kazasında kaybeden vatandaşlarımızda vefat nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı alabilmektedir.

TRAFİK KAZASI MAĞDURLARININ TAZMİNATLARINA KİMLER EL KOYMAK İSTİYOR?

Avukat Mahmut ALTINEL “Son günlerde , trafik sigortasından tazminat alma imkanı bulunan vatandaşlarımıza AVUKAT olmayan ve sigorta şirketleri tarafından yetkilendirilmemiş  olan sigortacılık ile ilgisi olmamasına rağmen sigortacı, hasar şirketi, hasar danışmanı, aracı, hasar danışmanlık gibi adlarla ulaşan bir takım aracı kişiler ve şirketler ortaya çıkmıştır”. Bu tip şirketlere internetten arama ile binlercesine ulaşmak mümkün olup durumun vahametini bu şekilde daha iyi ortaya konulacaktır.

BU KİŞİLER HAKSIZ KAZANÇ ELDE ETMEK İÇİN NELER YAPIYOR?

Bu kişiler vatandaşlarımıza kaza sonrası ulaşarak “tazminat çıkartabiliriz, kısa sürede tazminat çıkartabiliriz, tazminata dayanak olan raporlar için yüksek raporlar alabiliriz, avukatlar bu işleri bilmiyor, anlaşmalı yerlerimiz var” gibi tam anlamıyla doğru olmayan vaatlerle yanlış bilgiler vermektedir. Bu süreç şöyle işlemektedir;

1-Kişiye kaza sonrası iletişime geçilmesi,

2-Kişiden trafik kazası ile ilgili olmayan içinde bankadan hesap açma ve çekme yetkileri bile olabilecek bir çok yetki içeren bir çok kişi ve şirkete yetki veren vekalet alınması,

3-Vekaletle ile birlikte % 30, 40, 50 hatta daha fazla oranlarla sözleşme yapılması,

4-Sözleşme ile birlikte sigorta şirketlerinden tazminat alacaklarını hiçbir bedel ödemeden bu şirketlere ve şirket çalışanlarına temlikname, alacağın devri gibi sözleşmelerle devir edildiğine dair belgeler imzalatılması,

5-Sigorta şirketleri ödeme yaptığında vatandaştan tazminat miktarından yüksek oranlarda pay alınması.

Aslında tüm bu süreçlerin içinde bir takım suiistimaller ve dolandırıcılık boyutuna ulaşan eylemlerin içerdiğini ALTINEL HUKUK BÜROMUZA ulaşan vatandaşlardan bilgi edinmiş bulunmaktayız. Bu yaşanan olaylardan birkaç örnek sunabilirsek daha aydınlatıcı olacaktır.

VATANDAŞLARIMIZ NE ŞEKİLDE MAĞDUR EDİLMEKTEDİR?

-Bir vatandaşımıza 95.000 tl tazminat çıkmasına rağmen bu tazminat sigorta şirketi tarafından bu aracıların yetkili kılındığı vekil tarafından çekilerek vatandaşa % 20 anlaşma olmasına rağmen 95.000 tl elden teslim aldım diye matbu evrak imzalatılarak 30.000 tl teslim edilmiştir. Tazminat banka yoluyla mağdurun hesabına geçmemiştir. Bu şekilde 65.000 TL’ye ulaşan haksız bir kazanç elde edilmiştir.

-Mağdurun alacağını noterde ya da yazılı bir temlikname (alacağın sigorta şirketinden devri) ile % 40, 50 bazen tamamı oranında devir aldığına dair evrak imzalatan aracılar sigorta şirketlerine başvurarak mağdurun tazminat alacağının % oranı ne yazmışlarsa bu alacağın mağdura ait olmadığını kendilerine ait olduğuna dair ihtarname gönderip kendilerine ödenmesini talep etmektedirler. Vatandaş bu kişileri azilname ile azil etse bile bu kişiler hiçbir işlem yapmadan vatandaşların sigorta şirketlerindeki alacaklarını kendilerine alarak haksız bir kazanç elde etmeye çalışmaktadır. Bu nedenle temliknamenin iptali dava açmaları gerekmektedir.  

-Trafik kazası mağdurlar ile avukatlık kanununa göre % 25, yasal vergi,  harç ve giderler dışında anlaşmanın kanun dışı olmasına rağmen bu kişilerin böyle bir yasal engel kendilerinde görmeyerek % 40, 50 daha fazlası oranlarda çıkan tazminatlardan iş karşılığı vatandaştan hak talep etmektedir. Vatandaşlarımız trafik kazası sonucu 200.000 tl tazminat çıkmışsa 100.000 TL’sini alan aracılar bile bulunmakta olup bu şekilde haksız bir kazanç elde etmektedirler.

-İlk başta verilen vekaletlerde bankadan hesap açma ve çekme yetkilerini içerir vekaletnameleri içerik olarak vekaletnameleri kontrol etmeyen vatandaşlarımız, tazminatlar sigorta şirketi tarafından bu kişiler tarafından verilen yetki ile mağdur adına açılan banka hesabına yatırılmakta ve bu tazminatlar yine bu kişiler tarafından çekildiği ile ilgili şikayetler bulunmaktadır.

-İnternet bankacılığı tanımlaması yaparak vatandaşların yatan tazminatını başka yere eft yapan bir takım aracılarla ilgili şikayetler bulunmaktadır.

-Sigorta şirketlerinden daha fazla alacakları olmasına rağmen bu konuda uzman olmayan bu kişiler az miktarda tazminat ödemesi ile ilgili evrakları imzalamaktadır. Bu nedenle vatandaşlarımız fark zararları için yeniden hukuksal bir sürece girmek zorunda kalmaktadır. Bazen bu sürecin önünü kesen hukuksal işlemlerde bu kişiler tarafından yapılmaktadır.

Bu kişiler yukarıdaki örnekler dışında her geçen farklı şekilde vatandaşımızı mağdur etmektedir. Vatandaşlarımızın bu tür kişi ve şirketler tarafından mağdur edilmemek için yapması gerekenler bulunmaktadır.

TRAFİK KAZASINDA YARALANAN VE YAKINLARI VEFAT EDEN VATANDAŞLARIMIZ NE YAPMASI GEREKMEKTEDİR.

1-Öncelikle trafik sigortası tarafından ödenen bu tazminatlar vatandaşlarımızın yasal ve doğal hakkıdır. Bu nedenle bu hakla ilgili bilgi sahibi olmaları gerekmektedir. Bu konuda yasal olarak faaliyet yürüten barolara kayıtlı olan bir çok Avukat bulunmaktadır.

2-Sigorta şirketlerine hakları için bireysel başvuru yapabilecekleri gibi yasal olarak sorumluluğu bulunan, boraya kayıtlı avukatlar ile sigorta şirketlerine tazminat için başvurabilirler,

3-Aracı kişi ve şirketlerin mahkemelerde, sigorta tahkim komisyonunda vekil olarak taraf olma yetkileri yoktur. Bu nedenle sigorta şirketleri tarafından daha çok yüksek tazminat almaları gerekirken düşük miktarda tazminatlar konusunda ibranameler imzalamak zorunda kalmaktadırlar. Fazlaya ilişkin haklar için vatandaşlarımız yeniden bir Avukata vekalet vermek zorunda kalmaktadır.

4-Sözleşmelerin içeriğini mutlaka okumaları gerekmektedir. Temlikname, alacağın devri, cezai şart gibi hususlar varsa imzalamamaları gerekmektedir.

4-Sözleşmenin en fazla % 25, yasal vergi, harç ve giderlerin üstünde olmamasına özen gösterilmelidir,

5-Temlikname, alacağın devri sözleşmesi gibi adlarla sigorta şirketlerinde olan alacaklarına noterde ya da yazı ile devir sözleşmesi kesinlikle imzalamaları gerekmektedir. Aksi halde haklı olarak azil etselerde sigorta şirketlerindeki alacaklarının bu kişiler tarafından alınmasının önüne geçmek için temliknamenin iptali davaları açmaları gerekecektir.

6-Vekaletnamelerinde işlemi yapacak kişi dışında bir çok kişi ve vekile yetki verilmektedir. Bu durum haklı olarak azilname için vatandaşın yüksek ücret ödemesine sebep olmaktadır.

7-Herhangi bir hak kaybına uğradıklarında avukatların yasal sorumluluğu bulunduğunu bilmeleri gerekmektedir. Diğer kişi ve şirketlerin bir takım adlarla yeniden bu tür işler yaptığı, malvarlığı bulundurmadıkları şikayetler  sonucu uyuşmazlıklarda gözlemlenmektedir.

SİGORTA ŞİRKETLERİ BU TÜR MAĞDURİYETLERİN NASIL ÖNÜNE GEÇEBİLİR?

1-Öncelikle mağdur adına olmayan, bir avukat tarafından yapılmayan bu tür aracı kişi ve şirketlerle yapılan başvuruların  sigorta şirketleri tarafından alınmamasını için çalışma yapabilirler,

2-Temliknamelerin bedensel alacakların haczi mümkün olmaması nedeniyle mümkün olmayacağı ile ilgili bu kararları dikkate alarak bu tür başvuruları ret edebilirler,

3-Vatandaşlarımızı ödenen tazminatlar konusunda asıl alacak ve faizi konusunda yazılı, sms ya da telefon ile bilgilendirme yapabilirler,

4-Vatandaşların hakları için daha fazla kamuoyuna bilgi sunabilirler.

 

Bu şekilde mağdur olmuş vatandaşlarımızın mutlaka haklarını aramaları için bireysel ya da bir avukat aracılığı ile hukuksal süreç yürütmesi gerekmektedir. Her yıl milyar TL’yi bulan sigorta şirketlerinin bu ödemeleri hak sahibi olmayan kişi ve şirketlere geçmesinin önünü kapatacak yasal çalışmaların mutlaka yapılması gerekmektedir. Aksi halde bu kişiler sigorta şirketleri tarafından görevlendirilmiş kişiler gibi hareket ederek sigorta şirketlerinin vatandaşlar tarafından güvenine gölge düşürmektedir. Bu şirketlerin bazıları adlarının başına bilinen sigorta şirketlerinin adlarını koyarak güven sağlamaya çalıştığı bilinen bir gerçektir. Vatandaşlarımız trafik kazasına maruz kalıp yaralandığında ya da yakınlarını vefat sonucu kaybettiğinde, öncelikle kime vekalet verdiğine dikkat etmelidir. Bu süreci kendileri bireysel olarak yürütebileceği gibi bu konuda uzman olan avukatlara kolay bir şekilde ulaşabilirler. Aksi halde mağdur olduklarında muhatap bulamayacaklarını bilmeleri gerekmektedir.

Bu tür kişi ve şirketler, avukatlara karşı vatandaşlara yanlış bilgi vermektedir. Vatandaşlarımızı yanlış yönlendirerek avukatları bu işleri bilmeyen kişiler olarak tanıtarak iş aldıkları gözlenmektedir. Bu nedenle vatandaşlarımız daha çok dikkatli olmaları gerekmektedir.

                www.altinelhukuk.com

Av. Mahmut ALTINEL 0 212 234 52 20

 

Yorumlar

Yorum Yap